Lagavulin 8

Oduna, ateşe, kampa teşne bir viski Lagavulin her zaman. Yanıma bir Lagavulin 8 alıp gittiğim kampta, onun lezzet algısını kamptan mülhem şöyle tarif ettim: Denize kuş uçuşu uzak sayılmayacak mesafedeki ağaç evimin taraçasında, ıslanmış meşenin nispeten cılız ateşine karşı, dumanı üstünde yeni kaynamış ballı sütümü içerken, bir yandan da deri ceketimin ceplerinden halis memleket pikolası yiyorum.

Lagavulin 8’in zengin profili, yanında yediğim “Stollen” ile de iyi eşleşti. Marzipandan “rom”a, kakuleden kuru üzüme iç içe lezzetleriyle ünlü bu Alman Noel kekinin içeriği, neredeyse Lagavulin 8 tadım notlarına atıf gibiydi. Bu çok boyutlu evsafı ona “büyük eşlikçi uyumu” sağlasa da, genç karakteriyle damakta biraz huzursuz davrandığını da eklemeliyim. Ama, onun bütün keyfini gözeterek, bu köşeli yapısını tolere ettim.

İngilizcenin önemli referans kaynaklarından Merriam-Webster sözlüğünün “Word of the Day” bölümünü severek takip ederim. Bu satırların yazıldığı sıralarda karşıma çıkan “precocious” kelimesini “alışılmadık derecede erken yaşta olgun nitelikler sergilemek” şeklinde tanımlıyor Merriam-Webster. Lagavulin 8’in isli, tatlı naneli, iyotlu ve karabiberli kokuları ile onunla uyumlu ağız içinden yükselen türlü sıcak kokularını özellikle beğendim. Açıkçası, biraz da “yaşına göre olgunluk”, “precocious” bir hâl beklemiştim ondan. İşte o zaman, tam tadından yenmezdi.

Bir yanıt yazın

*