Yirmili yaşlarım.
Yüreğim sınır dışı, aklım bir karış havada. 
Pazartesiden daha ümitliyim Pazardan.
Göz alabildiğine yeşil mavi o dünyada,
karanlık aydınlık kar beyazdan. 

Yirmili yaşlarım.
Gökte yıldızda, yerde sende sevda.
Asırlık aşk nağmeleri dökülür dilimden durmadan.
Hem yazılacaklar da var daha.
Ağzım dörtlük, nesir, şiir dolu İlhan’dan, Nâzım’dan.

Yirmili yaşlarım; yirmi bir, yirmi iki, belki yirmi beş yaşım.
Senden ayrı kalışlarım; gözlerim büsbütün yollarda.
Bir parfüm armonisi duyularımda o an. 
Deniz kokusu taşır seni bana, esen yarı serin rüzgarda.
Seni hatırlarım, taşarım bütün saklı duvarlarımdan, odalarımdan. 

Yirmili yaşlarım; ince belim, dar uzun bacaklarım. 
Ulu orta bakışlarım,
hadsiz hudutsuz sevişlerim, sevişmelerim.
Kendimden geçmişim: İçmişim gibi,
koyu bir romdan ve dudaklarının kanından. 

Yirmili yaşlarım.
Şimdi, neredeyse kırklı yaşlarım: Hoş geldin.
Biliyorum, kıymetli gelen zaman geçen onca zamandan.

Eşlikçim, Edradour 12 Caledonia.