Kaçak
Bir sabah kaçacaklar,ansızın olacak kaçmaları,ellerinde kör bıçaklar, kapkara vicdanlarıyla kaçacaklar.Bir sabah kaçacaklar, arkalarına bile bakmadan ve ansızın,biz ıslıklarımızda büyütüp umudu,yeniden dirileceğiz karanlıkta.Bir sabah kaçacaklar,hem de ansızın sevgili, yakalayabilirsek ne âlâ,ceplerinde gelecekle kaçacaklar.Bir sabah ansızın kaçacaklar,hepimiz uykudayken daha,bir sabah.Ve ben yanında olacağım o sabah.…
Bir Şiir
Yirmili yaşlarım. Yüreğim sınır dışı, aklım bir karış havada. Pazartesiden daha ümitliyim Pazardan. Göz alabildiğine yeşil mavi o dünyada, karanlık aydınlık kar beyazdan. Yirmili yaşlarım. Gökte yıldızda, yerde sende sevda. Asırlık aşk nağmeleri dökülür dilimden durmadan. Hem yazılacaklar da var daha. Ağzım dörtlük, nesir, şiir dolu İlhan’dan, Nâzım’dan.…
Seçime Dair
Sevgili,1919 yılının on dokuzuncu günü sabahından hallice bir sabahtı 15 Mayıs sabahı, biliyorum. Genel vaziyet de, Atatürk’ün Samsun’dan gördüğü gibiydi: Millet yorgun ve fakir, saltanat makamında oturanlar şahsını ve tahtını koruma gayretinde, hükûmet aciz, haysiyetsiz ve korkak. Ben, beynimle kalbim arasında bir yerdeyim. Nesnel bir değerlendirme yapmak hayli…
Kelebek
Başucumdan ayırmadığım faşizm incelemelerinden “Faşizm’in Analizi” kitabı. Şimdi tekrar okuyorum o altı çizili satırları, yıldızlı paragrafları. Bugün topluma reva görülenle, geçmişin benzerliğine bakıp, insanlığın kör aklına, balık hafızasına hiddetleniyorum biraz. Görüyorum ki, Mussolini’nin politikalarında, Goebbels’in propagandalarında yaşıyoruz hâlâ. İsimleri Kara Gömlekliler ya da Naziler değil bugün belki ama,…
Sake Viva
Japon Ulusal Vergi Dairesinin “Sake Viva!” adıyla bir yarışma düzenlediğini ve bu yarışmada, içkilerin popülaritesini artırıcı öneriler/projeler yarışacağını The Glenlivet 12 yazımda söylemiştim daha önce. Japon içkilerinin gençlere tanıtılmasını, içki tüketimin teşvik edilmesini ve endüstrinin/sektörün canlandırılmasını amaçlayan o yarışma nihayet sonuçlandı. Finale kalan 7 projeden 2’si “Mükemmellik Ödülü”ne…
Yeni Yolculuk
Çevrelendiği küçük tepelerine öbek öbek minik köyler kurulmuş, toprağı göz alabildiğine ekin, zeytin, üzüm olan yemyeşil bir şehirde, emek emek bir fabrika gördüm: Mey’in “Alaşehir Deneyim Merkezi”ndeydim. İlmek ilmek özenle hazırlanmış, adeta çaba çaba kokan bir tam gün yaşadım. Rakının tarladan başlayıp sofrada son bulan eşsiz yolculuğuna tanık…
Altın Örümcek ve Feedspot
Feedspot’un “en iyi viski blogları” listesine girmişim; çok mutlu oldum. Altın Örümcek’te finale kaldığımı öğrendiğimde de yaşamıştım benzer sevinci. Müthiş duygular bunlar; tarifi gerçekten zor. Baktım, Laphroaig 10 yazımın ilk paragrafında pek güzel teşekkür etmişim. O yazıyı, duygularımın tercümanı olarak rahatlıkla referans gösterebiliyorum şimdi. 🙂 Feedspot, birçok kaynağı…
Zifiri
Renkleri var gündüzün, ağacın yeşili, denizin mavisi, sesi var ışığın. Hava kararınca zifiri, ben o vakit anlıyorum özlediğimi. Yokluğunun sarp pençesinde tutsak gönlümün tadı yok, bahanesi var, tesellisi var. Caysan da dönsen ya da belki ben gelsem, anlatacak ne çok şey var. Gök kubbe altında türlü acılar var,…
Yeni Rakı Giz
68 derece alkollü sert imajını, aldığım ilk sek yudumlarla birlikte sildi Yeni Rakı Giz. Yumuşacık, yağlı ve lezzetli damağını, henüz birkaç saat önce yediğim annemin yoğurduna çok benzettim. Üzüm, vanilya, anason kokuları belirgin burnu, yüksek alkol derecesini hissettirmedi hiç. Şişe tasarımıyla da Yeni Rakı Giz’in dıştan içe bütün…
Dolma Kalem
Sizi “Aydan İlkbahar”la tanıştırayım: O, dolma kalem camiasının tanınan isimlerinden biri. Ne şans ki, benim de yıllardır iş arkadaşım. Tanıyanınız da vardır, eminim. Kendi çektiği harika fotoğraflarla bezeli, yoldan geçeni dahi dakikalarca içine düşürebilecek yetenekte/güzellikte süslü bir Instagram sayfası var. Aynı zamanda, dolma kalem incelemelerini yazdığı nefis bir…
Lunapark
Lunaparkta çocuk olmak gibi seninle yaşamak. Çevresinde dolanmak rengarenk sevincin ve gözlerimde sonsuz mutlulukla ferahfeza bir nefes gibi gerim gerim açık bir pencerede. Oyuncak, balon, neşeli melodiler süslü haylaz başım, ışıl ışıl bir atlı karınca yahut bir dönme dolapta bir resim manzarada seyrüsefer gibi. Büyülü, sihirden bir dünya…
Geççek
Attilâ İlhan, Abbas Yolcu’yu kullanmış bir dönem; Nazım Hikmet, İbrahim Sabri’yi. Asıl adı Mehmet Nusret olan Aziz Nesin de Ord. Prof. Paf-Puf’u tercih etmiş zaman zaman. Ama yine de başlarına türlü bela gelmesine engel olamamış yazarların bu “takma ad” taktiği. 1995’te hayata gözlerini yuman Aziz Nesin, son nefesine…