The Balvenie Madeira Cask

Kağıttan, bir gazeteden notalar var bu viskide. Kağıt üzerine sıkılmış, çiçeksi/meyvemsi üst notalarıyla mis, ince bir parfümü koklamak gibi adeta bu. Hatta, retro şişesinin içinden bir “kağıt mektup” çıkmışçasına da tesadüfi biraz. Kahveli süt köpüğüne benzeyen kadifemsi yapılı tatlı-ekşi tatlarından keyifli büyük yudumlar alarak okuyorum o şişeden çıkan…

Monkey Shoulder Smokey Monkey

Bir savaş sahnesi belirdi gözümün önünde. Savaş gibi kokulandırılmış bir viski kokluyorum sanki. “Batı cephesinde yeni bir şey yok” filminden kare kare geçen film şeridini takip ediyor burnum adeta. Yaralı eratın toplandığı karargâh avlusunda, her yandan yükselen gri dumanların sisi içinde, bir masadan diğerine koşan sağlıkçı efradın elindeki…

Kavalan Triple Sherry Cask

Kavalan’ın şişelerindeki 3 heceli marka vurgusunu anlamsız buluyorum. Alt alta hizalı sıralanan o 3 “A“ya gözüm takılıyor hep istemsiz. Yakın gelecekte logoda yapılacak bir değişiklik beni hiç şaşırtmayacak bu yüzden. Kötü tasarımın izleri etiket alanının bütününde kendini gösteriyor. Mesela, alttan 1/4’lük bölümde yer alan “marbling” lekeli/renkli anlatım: Söylediklerine…

3 Bushmills

Bushmills The Original: Ailenin en iddiasız/renksiz üyesi olarak görünse de karakteri beklenmedik şekilde dengeli, tok, zengin. Tahıl ağırlıklı hafif rayihalarına vanilya ve meşe ekleniyor hemen. Pet şişede zaman geçirmiş gibi plastik kokulara da sahip ama, bundan çok rahatsız olduğumu da söyleyemem. Ağızda yedikçe büyüyen bir kestane şekeri tadında,…

The Glenlivet 12

The Glenlivet 12’nin kapağını açar açmaz burnuma gelen kokuyu, Zülfü Livaneli o nefis romanında tarif etmiş sanki: “Köşkün cümle kapısının ardına kadar açılmasıyla birlikte içeriye taze bir yaz sabahının gönül ferahlatıcı çiçek kokuları doldu.” (Livaneli, Kaplanın Sırtında, s. 139). İçinde türlü zenginlikler, gizli güzellikler barındıran bir köşkten yapılmış…

Glenglassaugh Evolution

Kulağıma kötü aksetmiş vaktiyle “zaika”: Âl-i İmrân 185 ve Enbiyâ 35’te “Her canlı ölümü tadacaktır.*” mealiyle “tatsız” bir çağrışımı olsa da, tat alma, tatma, tat alma duygusu anlamlarına gelen güzel bir kelime o esasen. Çukurbağ Yarımadası’nda lezzetlerine vurulduğum bir restoranın adı da aynı zamanda “Zaika”. Tatilden aldığım tadı,…

Johnnie Walker Black Label Sherry Finish

Sherry Finish’in yanına bir Black Label alarak geçtim tadıma. Burnuma, damağıma yeniden hatırlattım onu. Doğrusu, bu iki ekspresyon arasında böylesi bir fark beklemiyordum. Öyle ki, bu “demlenme” hayli yaramış Black Label’a. Kırmızı orman meyveleri, kekik balı, dut pekmezi gibi çok belirgin, karakteristik kokular kazanmış viski böylece. Ama, “is”…

The Glenlivet Distiller’s Reserve

Besine erişimin bu denli meşakkatli olmadığı bir çocukluktu benimki: Tel örgüye yaslanmış yabani dikenli dağ böğürtlenlerinin yol kenarında ansızın karşıma çıktığı bir çocukluk. Paylaşmak toplum teamülüydü; dalından meyve yemek bir çocuk hakkıydı o zaman. Şimdi, Latince isimleriyle pek de soğuk/yabancı, “hayırsız” peyzaj bitkileri, kara bulut gibi örttü sanki…

Kilchoman Machir Bay

Kendi tadım notunu kendi yazdıran viskileri çok seviyorum. Büyüleyici güzellikte viskilere iyi bir örnek Kilchoman Machir Bay. Romantizmin doruklarında gezinmek için birebir bana göre. Naif dumanı beni hemen alabildi. Soludukça güzelleştim; güzelleştikçe satırları koşar adım yürüdüm. Ruhum şenlendi onunla resmen. Füme etten, kuru meyveden, dalgalı denizden bir demet…

Chivas Regal XV

Şişesinden tadım için ayırdığım 5 cl Chivas Regal XV numunesini uzun zamandır saklıyordum rafımda. “Vakti/havası” diyerek mini şişeyi nihayet açmaya karar verdim. Bana az sonra yaşatacağı müthiş hazdan tabii ki habersiz ve pek beklentisiz götürdüm burnuma. Hatırlıyorum, 2008 temmuzunun sıcak bir günü, akşamüstü. Sarımsaklı Plajı kumsalına yanaşan sandallar…

Glendronach 12

Bilinir; seyahatlerime bir viskiyi eşlikçi seçmeye gayret ederim. “Arkadaşını tatilde tanırsın” derler hem. Ben de yakinen tanıdığımı düşündüğüm Glendronach 12’yi yanımda getirdim bu sefer. Zira, doğru tanıyormuşum 43 derece alkollü bu Highland maltını: Bütün seyran boyu keyifli, uyumlu, sıcak bir yaren oldu bana. Bir başucu kitabı misali yanı…

Nostaljik Viskiler 1

Hürmet dolu bir sevinçten heyecan içindeyim: O yıllarda münasebet kuramadığım viskilere kavuşuyorum. 1980’lerin göklerinden birkaç elma düşmüş de, ben oluşan o meteor yarığına koşuyorum sanki merakla. Bir büyükle bayram kucaklaşması gibi bu varış; bu “geçmişe dönüş” gibi bir şey adeta. Tarihten bir lezzet kayığında, namütenahi hülyalar diyarında geziniyorum.…